• +90 212 702 00 00
  • +90 532 281 01 42
  • info@muayene.com
trarbgzh-TWenfrkadefaru

Laboratuvar Hizmetleri

Yapı Malzemeleri Testleri

Yakın bir zamanda İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği tarafından yapılan bir toplantıda, inşaat ve inşaat malzemeleri sektörleri açısından durum değerlendirmesi yapılmış ve bu sektörlerde etkin bir piyasa denetiminin mutlaka yapılması gerektiği üzerinde durulmuştur. Bu sektörlerin geleceği açısından yapı yasasının çıkarılması ve daha somut adımların atılması gerektiği bir kere daha ileri sürülmüştür. Özellikle yapı malzemeleri sektöründe ciddi önlemler alınmazsa, otuz yıllık süreçlerde yeniden kentsel dönüşüm süreçlerinin yaşanmak zorunda kalınacağı dile getirilmiştir.

Bu açıdan test ve muayene laboratuvarları tarafından gerçekleştirilen yapı malzemeleri testleri de büyük önem taşımaktadır. Örneğin çimento testleri kapsamında, çekme ve basınç dayanımı testleri, çimentonun normal kıvam testleri, priz başlama ve sona erme süre testleri veya çimentonun hacim değişimi testleri gibi ayrıtılı testler yapılmaktadır. Veya sertleşmiş beton testleri kapsamında, silindir veya küp numunelerin basınç dayanım testleri, beton yarmada çekme testleri, beton eğilme testleri, beton su geçirgenlik testleri, karot numunesi basınç dayanım testleri, su emme testleri, beton birim hacim ağırlık testler, ultrasonik ses hızı ve beton çekici testleri, doğrudan çekme dayanım testleri veya yüzeyde kopma dayanımı testleri gib ayrıntılı testler yapılmaktadır.

Bugün yürürlükte olan ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 2013 yılında çıkarılan Yapı Malzemeleri Yönetmeliği esaslarına göre ve yerli ve yabancı kuruluşlar tarafından çıkarılan standartlara göre yapı malzemeleri testleri yapılmaktadır. Söz konusu yönetmelik, yapı malzemelerinin temel karakteristiklerini belirlemekte, performans beyanı ile ilgili esasları düzenlemekte, yapı malzemelerine CE işaretinin konulmasına yönelik kriterleri açıklamakta ve üretici firmaların, ithalatçı firmaların ve dağıtıcı firmaların yükümlülüklerini tespit etmektedir.

Ayrıca bu yönetmelik düzenlenirken Avrupa Birliği ülkelerinde yayınlanan 305/2011/EU sayılı Yapı Malzemeleri Direktifi esas alınmıştır.

Söz konusu Yapı Malzemeleri Yönetmeliği, uyumlaştırılmış standartlara yönelik esasları da düzenlemektedir. Bu standartların hangileri olduğu Bakanlık tarafından çıkarılan MHG/2017-01 numaralı Yapı Malzemeleri Yönetmeliği (305/2011/AB) Kapsamında Uygulanacak Teknik Şartnamelerin Yayımlanması Hakkında Tebliğ ile açıklanmıştır. Bu arada bu standartlar yapı malzemelerine CE işaretinin konulmasına yönelik süreçler için de önemlidir.

Yapı malzemeleri testleri kapsamında gerçekleştirilen başlıca testler şunlardır:

  • Agrega testleri
  • Doğaltaş testleri
  • Beton testleri
  • Taş testleri
  • Metal testleri
  • Seramik testleri
  • Zemin etüd testleri
  • Asfalt testleri
  • Parke, karo taşı ve fayans testleri

 

 

Maske Testleri

Maske testleri laboratuvarlarda yapılmaktadır, burada dikkat etmeniz gereken bu laboratuvarın akredite olarak bu hizmeti verip vermediğidir. COVID-19 salgını sırasında yüz maskelerinin yetersizliği, modern tıbbın ve halk sağlığının kırılganlığının bir sembolü haline geldi. Burun ve ağzı örtmek, erken modern Avrupa'daki bulaşıcı hastalıklara karşı geleneksel sıhhi uygulamaların bir parçasıydı. Bu koruma esas olarak veba doktorlarının kuş benzeri maskeleri gibi bir maske altında tutulan parfümler ve baharatlar aracılığıyla havada miasmayı denilen organizmaları nötralize etmekle ilgiliydi. Ancak bu tür uygulamalar 18. yüzyılda marjinal hale geldi. Günümüzde sağlık hizmetlerinde ve toplumda kullanıldığı gibi yüz maskeleri, mikrop teorisine dayalı yeni bir bulaşma anlayışının cerrahiye uygulandığı daha yakın bir döneme kadar tarihsel olarak izlenebilir. Sadece cerrahi olarak değil kişisel koruyucu maskeler de gaz ve tozlardan insan sağlığını korumaktadır.

Maske Nedir

Maske, genel anlamıyla bez, kumaş, deri veya plastikten yapılan ve başkalarınca tanınmamak veya virüslerden ve dış etkilerden korunmak için yüze geçirilerek kullanılan bir koruyucu aksesuardır.

N95 Maske Nedir

N95 Solunum maskeleri. Bir N95 maskesi , yüze çok yakın ve havadaki partiküllerin çok verimli bir şekilde filtrelenmesini sağlamak için tasarlanmış bir solunum koruyucu cihazdır. 'N95' tanımı, laboratuvar testlere tabi tutulduğunda, solunum cihazının çok küçük (0.3 mikron) test partiküllerinin en az yüzde 95'ini bloke ettiği anlamına gelir. Bu testler standardlar ASTM F 2100, ASTM F2101 ve ASTM F2199 ile berlirlenebilir.

Amerika Birleşik Devletleri'nde solunum maskeleri NIOSH (Ulusal İş Sağlığı ve Güvenliği Enstitüsü) standartlarını karşılamalıdır. Bu standartta, yağ direncinin derecesine bağlı olarak birkaç solunum cihazı sınıfı vardır:

  • Sınıf N : yağ direnci yok. N95, N99 ve N100 arasında bir ayrım yapılır. Harfden sonraki sayı, asılı partiküllerin filtreleme yüzdesini gösterir.
  • Sınıf R : sekiz saate kadar yağa dayanıklı maske. Burada yine R95, R99 ve R100 arasında bir ayrım yapılır.
  • Sınıf P : tamamen yağa dayanıklı bir maske. Ayrıca P95, P99 ve P100 vardır.

FFP Maske Nedir

FFP maskesi, toz partikülleri gibi partiküllere karşı koruma sağlayan Avrupa Birliği tarafından onaylanmış bir koruyucu maske türüdür. EN 149 standardı, bu maskeler için FFP1, FFP2 ve FFP3 olmak üzere üç filtre verimliliği sınıfı tanımlar. Mekanik bir filtre respiratörü örneğidir.

  • FFP1 , en az% 80 aerosol filtrasyonu ve maksimum% 22 içerisine sızıntı ile üç maskenin en az filtrelenmesini ifade eder. Bu maske esas olarak toz maskesi (ev tadilatları ve çeşitli iş türleri) olarak kullanılır.
  • FFP2 maskeleri içeride minimum % 94 filtreleme yüzdesi ve maksimum % 8 sızıntıya sahiptir. Genellikle inşaat, tarım ve sağlık profesyonelleri tarafından influenza virüslerine karşı kullanılırlar. Şu anda koronavirüse karşı koruma için kullanılmaktadırlar.
  • FFP3 maskeleri, FFP'lerin en fazla filtreleyen maskesidir. Minimum filtreleme yüzdesi% 99 ve içeride maksimum % 2 sızıntı ile asbest gibi çok ince parçacıklara karşı koruma sağlarlar.

TYPE IIR Maske Nedir

Sağlık personelinin ve hastaların bulaşıcı hastalıklardan korunması

Tıbbi yüz maskesi, Tip IIR - EN14683, özellikleri şunlardır:
Kulak halkaları veya bağları
Üç veya Dört katmanlı koruyucu koruma
Kan ve vücut sıvılarına karşı sıçramaya dayanıklı katman koruması

Tıbbi yüz maskeleri, kullanıcının dışarı attığı büyük partiküllerin (örn. tükürük, mukoza) hastaya veya çalışma ortamına ulaşmasını önlemeye yardımcı olur ve kullanıcının hastadan veya çalışma ortamından kan ve / veya vücut sıvılarına maruz kalmasını önlemeye yardımcı olur. 

Tip IIR - EN14683 maskeleri, hastadan veya çalışma ortamından kan ve / veya vücut sıvılarına maruz kalmanın sağlık çalışanı için risk altında olduğu durumlar için uygundur.

Diğer Medikal Maske test standardlarının gerekliliklerine bakacak olursak.

Test

Type Ia

Type II

Type IIR

Bakteriyel Filtrasyon Verimliliği

 (BFE), (%)

≥ 95

≥ 98

≥ 98

Diferansiyel basınç (Pa/cm2)

< 40

< 40

< 60

Sıçrama direnci basıncı  (kPa)

Gerekli Değil

Gerekli Değil

≥ 16,0

Mikrobiyal temizlik (cfu/g)

≤ 30

≤ 30

≤ 30


MASKE Testleri Nasıl Yapılır

Maske testleri ilgili standardların maddelerine göre insan yüzü simüle edilerek, belli bir basınç ve hava akışı ile özel deney cihazlarında yapılır.

Bu testlerde bakteriyel filtrasyon ve viral filtrasyon etkinliğini ölçmek için belirli toz ve aerosollerle yapılmaktadır, gerçek bir bakteri veya virüs kullanılmaz. Boyut simüle edilerek virüs veya bakterinin geçişi hesaplanabilir. Bunun yanında dışarıdan gelecek kan, sıvı ve kimyasalların maske üzerinden diğer yüzeye geçirgenliğinin kontrolleri de hidrostatik test cihazları ile simüle edilir. Bir diğer konu ise nefes alabilirlik, maske tüm koruma faaliyetlerini gerçekleştirirken nefes alabilirliğide sağlamalıdır, burada da hava geçirgenlik test kabinleri kullanılmaktadır. Maskelerin yeniden kullanılabilirliği gerekiyor ise, birkaç kez yıkanan maskenin üzerinde oluşan mikrobiyal etkinliğinde ölçümleri yapılmaktadır. Koruyucu maskelerde buna ek olarak yanmazlık testleri ve yüze uygunluk testleri de yapılır.

Maske testlerinde uzman ekibimiz ve teknolojik altyapımızla siz değerli müşterilerimize akredite laboratuvar hizmetleri vermekten memnuniyet duyarız.

 

EMC Testleri

Avrupa Birliği ülkeleri tarafından uygulamaya konulan Yeni Yaklaşım Direktifleri ile çeşitli ürün grupları belirlenmiş ve bu ürünler için gerekli uygunluk ve güvenlik çalışmalarının kapsamı tespit edilmiştir. Ayrıca bu ürünlere CE işaretinin konulmasına yönelik uygulama başlatılmıştır.

Yeni Yaklaşım Direktifleri kapsamında aşağıda gösterilen üç temel direktif esas alınmaktadır:

             2006/42/AT sayılı Makina Emniyeti Direktifi

             2006/95/AT sayılı Alçak Gerilim Direktifi (LVD)

             2004/108/AT sayılı Elektromanyetik Uyumluluk Direktifi (EMC)

             2014/30/EU sayılı Elektromanyetik Uyumluluk Direktifi (EMC)

Ülkemizde de Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından, yukarıda sözü edilen Elektromanyetik Uyumluluk Direktifi (Electromagnetic Compatibility, EMC) esas alınarak Elektromanyetik Uyumluluk Yönetmeliği (2004/108/AT) yayınlanmıştır.

Bu yönetmeliğin çıkarılma amacı şudur:

  •  Elektrikli cihazların, elektromanyetik uyumluluğunu düzenlemek
  •  Tüketicilere, belirlenen bir elektromanyetik uyumluluk seviyesinde bulunan elektrikli veya elektronik cihazların sunulmasını sağlamak

Bu kapsamda olmak üzere elektromanyetik uyumluluk testlerinin yapılması gerekli cihazlar şunlardır:

      Çalışırken çevresine elektrikli veya elektromanyetik dalgalar yayan cihazlar

      Çalışırken çevresine elektrikli veya elektromanyetik dalgalar yayan bir cihazdan etkilenen cihazlar

      Kulllanım şekline göre hareketli olan veya belli bir yere monte edilen ve sürekli olarak kullanılacak olan cihazlar

Bilgisayar ve iletişim teknolojileri geliştikçe, bugün birçok elektrikli veya elektronik cihaz birarada çalışmak zorunda kalmaktadır. Doğal olarak bu araçların birbirlerine yakın çalışmaları ve birbirlerini etkilemeleri ya da birbirlerinden etkilenmeleri kaçınılmazdır. Bu cihazların yaydıkları elektromanyetik alanların insanların DNA yapısına kadar birçok organını etkilediği ve bağışıklık sistemine zarar verdiği artık bilimsel araştırmalarla da ortaya konulmuştur.

Yetkili test ve muayene kuruluşları tarafından, yukarıda açıklanan şekilde elektrikli ve elektronik cihazların yaydıkları elektromanyetik dalgaların boları ve etkileri tespit edilmeye çalışılmaktadır. Yapılan testlerin temel amacı, bu cihazların yaydığı elektromanyetik bozucu etkiyi belirlemeye yöneliktir.

Kuruluşumuz da bu çerçevede olmak üzere elektromanyetik uyumluluk kapsamında çok sayıda EMC testleri, ölçümleri ve kontrolleri yapmaktadır. Bu amaçla verilen hizmetler aşağıdaki tabloda yer almaktadır:

 

EMC Testleri

EMI testleri

Elektrostatik boşalma testleri

EMF testleri

Yansımasız oda testleri

RF testleri

İletim yoluyla bağışıklık testleri

Radiated emission testleri

Bağışıklık kafesi testleri

Conducted emission testleri

İletilen emisyon testleri

Emission (emisyon) testleri

Tıkırtı (click) testleri

Immunity (bağışıklık) testleri

Harmonik kırpışma testleri

Conducted immunity testleri

Açık alan testleri

Radiated immunity testleri

Bağışıklık testleri

Radiated magnetic field testleri

Yayınım testleri

Radiated RF field immunity testleri

Işımayla yayınım (emisyon) testleri

CISPR testleri

İletkenlikle yayınım (emisyon) testleri

Power frequency magnetic field ımmunity testleri

Işımayla bağışıklık (alınganlık) testleri

Electrostatic discharging ESD testleri

İletkenlikle bağışıklık (alınganlık) testleri

 

Kuruluşumuz bu EMC test çalışmalarını, ilgili yasal düzenlemelere, yerli ve yabancı kuruluşlar tarafından yayınlanan standartlara ve test yöntemlerine uygun şekilde gerçekleştirmektedir. Bu arada kuruluşumuz, ÖSAS Akreditasyon Kurumu'ndan, TS EN ISO/IEC 17025 standardına uygun şekilde akredite olmuştur ve yapılan test, ölçüm, analiz, kontrol ve muayene işlemleri ve düzenlenen raporlar, özel ve resmi denetimlerde geçerli kabul edilmektedir.

 

EMC TEST

 

Elektromanyetik Uyumluluk (EMC) Nedir? 

Elektromanyetik uyumluluk, elektromanyetik enerjinin yaratılması, iletilmesi ve alınması durumlarında sağlanan ve elektromanyetik açıdan bir girişim oluşturmayacak her türlü etki olarak tanımlanabilir. 

Oluşan standartlar sonucunda bir elektronik ürünün pazarlanabilmesi açısından elektromanyetik uyumluluk çok önemli bir kriter haline gelmiştir. Eğer bir ürün herhangi bir ülkenin elektromanyetik uyumluluk koşullarını sağlamıyorsa, ürün o avrupa birliği ülkelerinde satılamaz. Avrupa Birliği CENELEC ve IEC tarafından oluşturulmuş bu standard Avrupa Birliğini kapsadığı halde diğer kıtalarda da EMC testinin kabul gördüğü bilinmektedir.

 

Elektromanyetik Girişim (EMI) Nedir?

Elektromanyetik girişim EMI, elektrik ve elektronik cihazların performansında azalmalara, bozulmalara veya hatalı işlemesine yol açan radyo frekanslarında doğal veya insan kaynaklı her türlü bozucu etki veya işaret olarak tanımlanabilir.

Günlük hayattan elektromanyetik girişim örnekleri vermek gerekirse; radyo dinlerken polis telsizlerinin araya girmesi, cep telefonlarının araç ABS sistemlerini etkilemesi, baskı devrelerde sızıntı, cep telefonu ile konuşurken bilgisayarda gürültü oluşması gibi örnekler listelenebilir. 

Bir cihazın elektromanyetik uyumlu olarak kabul görülmesi için 3 şart vardır: 

► Kendi içinde girişime yol açmamak (öz uyumluluk). 

► Diğer cihazlara girişimde bulunmamak.

► Diğer cihazlardan kaynaklanan girişime karşı bağışıklı olmak. 

“Elektromanyetik Uyumluluk” (Electromagnetic Compatibility, EMC) ise, bir cihaz veya sistemin elektromanyetik ortamda, bir girişime neden olmadan ve bir girişimden etkilenmeden çalışmaya devam etmesidir. Başka bir ifadeyle cihaz veya sistemin çalışıyorken diğer cihaz veya sistemleri etkilememesi ve onların çalışmasından etkilenmemesi olarak tanımlanabilir.

 

Elektromanyetik girişim, cihazın etkilendiği elektromanyetik ortamın bir sonucu olarak gözlenir. Belirli bir bölgede meydana gelen tüm elektromanyetiksel olaylar, o bölgenin elektromanyetik ortamını oluştururlar. Oluşan bu elektromanyetik ortamın başlıca etkileri de EMI ve EMC olarak söylenebilir.  Elektromanyetik çevreyi ise karakterize etmek istersek, 2 unsur karşımıza çıkar: 

► Frekans / Zaman 

► Genlik ( Elektromanyetik enerjinin şiddeti veya gerilim-akım cinsinden değeri vb.) 

 

EMI ve EMC Doğrulama Testleri 

Elektromanyetik uyumluluk ve girişim konusunda hem cihaz seviyesinde hem de platform ve sistem seviyesinde çeşitli testler mevcut. Bu testlerde kullanılan ölçütler de EMI - EMC Standartları olarak belirlenmişlerdir. Bu standartlar ürünün elektromanyetik olarak kalitesini belirleyen başlıca unsurlardır. Standartlarda iki önemli unsur yer alır: 

► Test sınır değerleri.

► Test yöntemleri.

 

Askeri cihazlar için ayrı standartlar mevcut iken ticari cihazlar için de ayrı standartlar mevcuttur. EMI - EMC testinin iki yönü vardır: 

► Emisyon 

► Alınganlık ( Bağışıklık ) 

 

Gaz Ölçümleri

2009 yılında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından Sanayi Kaynaklı Hava Kirliliğinin Kontrolü Yönetmeliği yayınlanmıştır. Bu yönetmelik hazırlanırken güdülen amaçlar şunlardır:

  • Çeşitli sanayi ve enerji üretim tesislerinde gerçekleştirilen faaliyetler sonucu is, duman, gaz, buhar, toz ve aerosol şeklinde havaya yayılan emisyonları kontrol altında tutmak
  • İnsanların ve doğanın nefes almasını sağlayan havada oluşan kirlenmelerin önüne geçmek
  • Havadaki kirlenmeler yüzünden insan sağlığını ve doğayı, ortaya çıkacak tehlikelerden korumak
  • Bu tehlikelerin zararlarını ortadan kaldırmak veya en azından olumsuz etkilerini en düşük seviyeye indirmek

Sözü edilen yönetmeliğin kapsamı ise şu şekilde belirlenmiştir:

  • İşletmelerin kurulması ve işletilmesine yönelik esaslar
  • İşletmelerden çıkan hava emisyonları
  • İşletmelerin etki alanı içinde hava kirliliği düzeyinin tespit edilmesi
  • Yakıtların, ham maddelerin ve ürünlerin üretilmesi, kullanılması, saklanması ve taşınmasına yönelik esaslar

Kısaca yönetmelik ile, çeşitli sanayi ve enerji üretim tesislerinin faaliyetleri sırasında havaya yayılan emisyonların kontrol altına alınması hedeflenmiştir.

Gazların yoğunluğu çok düşük, akışkanlığı ise son derece yüksektir. Gazı oluşturan moleküller rastgele ve kaotik olarak sürekli birbirlerine ve bulundukları yerin yüzeylerine çarpar. Bu nedenle gaz kelimesi kaos kelimesinden türemiştir. Gazların birbirlerine karışması çok hızlıdır. Serbest kalan bir gaz birkaç saniye içinde bulunduğu ortamı bütünüyle kaplar.

Belli bir hacimde aynı sıcaklık ve aynı basınç altında herhangi bir gazın molekül sayısı aynıdır. Bu nedenle gaz miktarları genelde hacim olarak ölçülür. Ölçümler yüksek yoğunluklarda yüzdesel olarak hacmen, düşük yoğunluklarda ise milyon adetteki partikül sayısı olarak yapılır.

Gazlar risk oluşturma durumlarına göre şu şekilde sınıflandırılmaktadır: yanıcı gazlar, zehirli gazlar ve nötr (inert) gazlar.

Teknolojinin gelişmesi ile birlikte bir ortamda belli bir seviyenin üzerinde olmaları durumunda tehlike yaratan gazları tespit etmek için farklı çalışma ilkeleri olan gaz sensörleri üretilmiştir. Ancak yetkili laboratuvarlarda, her türlü ortamda farklı özellikler dikkate alınarak hassas gaz ölçümleri yapılmaktadır. Bu çerçevede kuruluşumuz da gaz ölçümleri konusunda çok sayıda test ve ölçüm çalışmaları yapmaktadır. Bu amaçla verilen hizmetler aşağıdaki tabloda yer almaktadır:

 

Gaz Ölçümleri

Emisyon gaz ölçümleri

PH3 (fosfin) ölçümleri

İmisyon gaz ölçümleri

Dual Tox CO/H2S ölçümleri

Baca gazı ölçümleri

LEL 0-100% LEL ölçümleri

Ortam gaz ölçümleri

CL2 (klorin) ölçümleri

Tünel gaz ölçümleri

NH3 (amonyak) ölçümleri

CO (karbonmonoksit) ölçümleri

C6H6 (benzen) ölçümleri

CO2 (karbondioksit) ölçümleri

NOx ölçümleri

O (oksijen) ölçümleri

VOC ölçümleri

NO (azot oksit) ölçümleri

Partikül ölçümleri

NO2 (azot dioksit) ölçümleri

Ortam nem ölçümü

CH4 (metan) ölçümleri

Ortam sıcaklık ölçümü

H2S (hidrojen sülfür) ölçümleri

Ortam toz ölçümü

O2 (oksijen) ölçümleri

Hava kirliliği ölçümü

SO2 (kükürt dioksit) ölçümleri

 

 

Kuruluşumuz bu gaz ölçümlerini, ilgili yasal düzenlemelere, yerli ve yabancı kuruluşlar tarafından yayınlanan standartlara ve test yöntemlerine uygun şekilde gerçekleştirmektedir.

Bu arada kuruluşumuz, ÖSAS Akreditasyon Kurumu'ndan, TS EN ISO/IEC 17025 standardına uygun şekilde akredite olmuştur ve yapılan test, ölçüm, analiz, kontrol ve muayene işlemleri ve düzenlenen raporlar, özel ve resmi denetimlerde geçerli kabul edilmektedir.

 

 

LVD Testleri

LVD, Low Voltage Directive ifadesinin kısaltmasıdır ve Alçak Gerilim Direktifi anlamına gelmektedir. Bu direktif 1973 yılında Avrupa Birliği tarafından yayınlanmıştır. 1990 yılına gelindiğinde bu defa, alçak gerilim cihazlarının Avrupa Birliği ülkelerine serbestçe girebilmesi için bu cihazların üzerine CE işaretinin konulması şartı getirilmiştir. Üretici firmalar, ürünlerine CE etiketi koyabilmek için de, test ve muayene kuruluşlarına müracaat ederek, ürünlerinin uygunluğunu tespit ettirmeleri gerekmektedir.

Sözü edilen Alçak Gerilim Direktifi esaslarına göre, elektriksel güvenlik testlerinin yaptırılması zorunlu olan elektrikli cihazlar, çalışması için 50 volt ile 1000 volt arasında alternatif akıma ya da 75 volt ile 1500 volt arasında doğru akıma gereksinim duyan cihazlardır.

Yeni Yaklaşım Direktifleri kapsamına giren ürünler üzerinde bulunan CE işareti, bu ürünlerin Avrupa Birliği ülkeleri için uygun olduğunun bir kanıdır. Ürünlere CE işaretinin konulması, ilgili standartlarla da desteklenmiştir. Bu standartlar, ürünlerin can güvenliğini sağlaması açısından asgari koşulları belirlemektedir.

Avrupa Birliği ile uyum çalışmaları kapsamında ülkemizde mevcut yasal düzenlemelerde gerekli değişiklikler yapılmakta, yeni yasal düzenlemeler çıkarılmakta ve ilgili uluslararası standartlar yasal düzenlemeler ile uyumlu hale getirilmektedir.

Bu kapsamda olmak üzere bilhassa makine ve beyaz eşya üretimi yapan üretici firmalar, LVD testlerine oldukça önem vermektedir. Bu ürünler için gerekli uygunluk ve güvenlik testleri yapılmadan, ürünler hem ülke içinde hem de ülke dışında satışa sunulmamaktadır. Bu çerçevede özellikle makkina üreten firmalar açısından 60204-1 standardı, beyaz eşya üreten firmalar açısından 60335-1 standardı önemli olmaktadır. Bu standartların tam isimleri şunlardır:

  • TS EN 60204-1 Makinalarda güvenlik - Makinaların elektrik donanımı - Bölüm 1: Genel kurallar
  • TS EN 60335-1 Güvenlik kuralları - Ev ve benzeri yerlerde kullanılan elektrikli cihazlar için - Bölüm 1: Genel kurallar

Makine ve beyaz eşyalar dahil bütün elektrikli cihazlarda yapılacak kaçak akım, toprak sürekliliği, izolasyon direnci veya yüksek gerilim gibi testler büyük önem taşımaktadır. Genel olarak LVD testleri şu elektrikli cihazlar için yapılmaktadır: evlerde işyerlerinde kullanılan elektrikli cihazlar, bilgi teknolojisi cihazları, radyo frekansları kullanan sanayi üürnleri, bilim ve tıp cihazları, elektrikli tıbbi cihazlar ve ölçme ve kontrol amaçlı olarak laboratuvarlarda kullanılan elektrikli cihazlar.

Kuruluşumuz tarafından LVD testleri kapsamında esas olarak şu hizmetler verilmektedir:

  • LVD kaçak akım testi
  • LVD toprak sürekliliği testi
  • LVD izolasyon direnci testi
  • LVD yüksek gerilim testi
  • LVD kızaran tel testi
  • LVD muhafaza dayanım testi

Kuruluşumuz bu LVD test çalışmalarını, ilgili yasal düzenlemelere, yerli ve yabancı kuruluşlar tarafından yayınlanan standartlara ve test yöntemlerine uygun şekilde gerçekleştirmektedir. Bu arada kuruluşumuz, ÖSAS Akreditasyon Kurumu'ndan, TS EN ISO/IEC 17025 standardına uygun şekilde akredite olmuştur ve yapılan test, ölçüm, analiz, kontrol ve muayene işlemleri ve düzenlenen raporlar, özel ve resmi denetimlerde geçerli kabul edilmektedir.

LVD TESTİ

TS 2127 EN 60065 : Güvenlik kuralları – Ses, görüntü ve benzeri elektronik cihazlar

TS EN 61010-1 : Ölçme, Kontrol ve Laboratuvarda Kullanılan Elektrikli Cihazlar İçin Güvenlik Özellikleri Bölüm 1-Genel Özellikler

TS EN 62031 : LED modülleri – Genel aydınlatma için – Güvenlik ile ilgili özellikler

TS IEC 62560 : Lambalar – Kendinden balastlı LED lambaları – Gerilimi 50 V’dan büyük olan genel aydınlatmada kullanılan – Güvenlik özellikleri

TS EN 62040-1 : Kesintisiz Güç Sistemleri -Bölüm 1:KGS için genel kurallar ve güvenlik kuralları

TS EN 60335-1 : Güvenlik kuralları – Ev ve benzeri yerlerde kullanılan elektrikli cihazlar için – Bölüm 1: Genel kurallar

TS EN 60950-1 : Bilgi teknolojisi cihazları – Güvenlik- Bölüm 1: Genel kurallar

TS EN 60204-1 : Makinalarda güvenlik – Makinaların elektrik donanımı – Bölüm 1: Genel kurallar

TS EN 60601-1 : Elektrikli tıbbi donanım-Bölüm 1: Temel güvenlik ve gerekli performans için genel kurallar :

TEST Sınıfları ve Standartları :

Test Sınıfı

Standart

 Telekomünikasyon ağlarının bağlantı ekipmanları  EN 41003: 200
Ses – Görüntü ve Benzeri Elektronik Cihazlar IEC / EN 60065
 Elektrik tesisatı için kablo kanal sistemleri  EN 50085-1: 2005
Makinelerin Elektrik Teçhizatı (EMC hariç) 2006/42/AT Makine Direktifi (IEC / EN 60204-1)
Makinelerin Elektrik Teçhizatı( EMC bölümü hariçtir) IEC / EN 60204-1
Genel aydınlatma için LED modülleri ve güvenlik özellikleri IEC / EN 62031, IEC 62560
Elektrikli Tıbbi Donanım IEC / EN 60601-1
Kesintisiz Güç Sistemleri IEC / EN 62040-1
Bilgi Teknolojisi Cihazları IEC / EN 60950-1 ve EN 60950-1/A1:2010

 

Ev ve Benzeri Yerlerde Kullanılan Elektrikli Cihazlar IEC / EN 60335-1
Ölçme, Kontrol ve Laboratuvarda Kullanılan Elektrikli Cihazlar IEC / EN 61010-1

 

Deney ve Muayenelerden Bazıları :

 

– Güç ölçümü – Etiket incelemesi
– Sıcaklık deneyi – Kaçak akım deneyi
– Elektrik dayanımı – Toprak devamlılığı
– İzolasyon direnci – Nemlendirme
– Hata koşulları – Isıl dayanıklılık
– İç iletkenler için elektrik dayanımı – Yalıtım aralıkları ölçümü
– Bilye basınç deneyi – Kapasite boşalması deneyi
– In-rushcurrent deneyi – Mekanik deneyler
– Bileşen değerlendirmesi (trafo vs.) – Elektrik alan ölçümü / EN 50366 deneyi
– Denge deneyi – GlowWire ( Kızaran Tel ) deneyi
– Flammability ( Alev Almazlık ) deneyi

Diğer Makaleler...